Alzheimer Hastalığı Nedir
Her insan günlük yaşantısında birçok şeyi ve durumu unutabilmektedir. Örneğin; günlük olarak her gün geçtiğimiz yolu unutabilmemiz, her gün önünden geçip selamlaştığımız dükkan sahiplerinin adlarını unutabilir veya evden çıkarken anahtarlarınızı almanız gerektiğinde anahtarınızı nereye koyduğunuzu unutup on beş dakika evin içinde anahtar arayabilirsiniz.Bunlar hiç bir zaman anormal karşılanmamalıdır zira bu tip unutkanlıklar olası ve her gün insanın başına gelebilecek biçimdedir. Ancak yaş ilerledikçe, özellike 60 yaş ve esas olarak 85 yaş sonrası çok sorun yaratabilecek durumlar da ortaya çıkabilmektedir. Alzheimer’ın ortaya çıkmasındaki ana neden esasen yaşlılıktır. Yaşlandıkça bedenin ve beynin ileti kısmında, bellek kısmında vb. kısımlarda kusurler meyana geldiği zamann dolayı alzheimer yavaş yavaş ilerleyerek şayet ki müdahale edilmezse son seviyesine yani tamamıyla bakıma muhtaç biçimde yaşamsal işlevlerini gerçekleştiremeyecek hale gelmektedir.
Yaşlanma sürecinde bireylerde oluşan unutkanlık durumları, ruhsal sorunluluklar, sinirsel bir takım aksaklıklar kendisi ve çevresi için yaştan kaynaklı bir bunama durumu olarak gösterilmektedir. Ancak bunama hastalığı, hiç bir zaman zorunlu olarak yaşlanınca ortaya çıkacak hastalıklar kategorisinde olmamıştır. Aksine biraz destekle bunama hastalığı mümkün olduğunca kontrol altında tutulup iyileştirilebilirken, alzheimer hastalığının hiç bir net çözüm tedavisi yoktur.
Alzheimer hastalığının çoğu zaman çözümsüz kalınacak seviyeye gelmesi, bireylerin konu ile ilgili daha mantıksız davranması ve bilgisiz olmasıdır. Alzheimer hastalığının daha fazla başlangıç belirtilerine genel olarak bakıldığında aslında hiç de anlaşılması zor belirtiler olmadığı gözlemlenmektedir yalnız bireyler genellikle bu tip belirtilere yaşlanma sürecinde olması muhtemel belirtiler olarak gördüklerinden 10 kişiden 9’u hastayı alıp hekim muayenesine götürmemektedir.
Ancak belirtiler ne dozajda olursa olsun, kesinlikle bireyi bir uzman hekim denetimine götürmek gerekmektedir. Hiç bir sürekli hale gelen unutkanlık, bellek soruni, hareket kabiliyeti soruni vb. sorun bunamaya veya yaşlılığa bağlı olarak ilerlememektedir. Yaşlılığın sonuçlarından biri olarak bunamanın görülmesi oldukça anlamsız bir durumdur ve bilindiği üzere her hastalığın erken aşama teşhisinde çözüm süreçleri üretmek çok daha basit olmaktadır.
Alzheimer hastalığı neden olur?
Alzheimer denilen hastalık, yaşlılık sürecine girilmesiyle beraber ortaya çıkan ve unutkanlık en zirve belirtisi olmak suretiyle birçok davranışsal rahatsızlıklara ve zihinsel rahatsızlıklara yol açan bir hastalık olarak ortaya çıkmaktadır. Ortaya çıkış sürecinde beynin belirli bölgelerinde meydana gelen sorunler etkili olmaktadır. Yani yaşlılık sürecinde beynin bazı alanlarında nedeni hala çözülememiş bir biçimde protein birikmeleri meydana gelmektedir.
Bu birikimler de dolaylı olarak beynin içindeki haberleşme imkânını sağlayan sinir hücrelerinin hasar görüp kaybedilerak azalmasına neden olmaktadır. Bunun dışında bu tip iletişimlerin oluşabilmesine durum yaratan bir takım kimyasalların da sayısında azalmaların meydana geldiği görülmektedir. Sonuç olarak alzheimer hastalığı, vücutta belleknın ve belleğin geri döndürülemez biçimde yavaş yavaş silinmesine neden olan ağır bir hastalıktır.
Alzheimer hastalığı belirtileri
Alzheimer belirtilerine yakalanan kişilerde genel olarak belirtilerin ortaya çıkış süreçleri yavaş seyretilerde olmaktadır. Yani durumda bir ailede çouklar geçmiş zamana baktıklarında ne kadar zamandır hasta olabildiklerini, hareketlerini beyin süzgecinden geçirerek bulabilmektedirleri. Alzheimer hastalığının en yaygın görülen belirtileri ise şöyledir;
Bir şeylerini kaybetmek : Kişilerin her gün mecburen kullandıkları gözlükleri, işitme cihazları ve anahtarlıkları gibi kesinlikle ihtiyaç duydukları şeylerin nerede olduklarını sürekli unutmaya başlamaları belirtilerin arasında sayılmaktadır. Bazı durumlarda da çok kullanılan eşyalarını abuk subuk bir yere koyarak orada bulamadıkları için de kaybedebilmektedirler. (Örneğin; diş fırçalarını ayakkabı dolabına koymak gibi)
Bozuk kanaat ve bellek durumu : Hasta olan kişinin en büyük soruni bellek sorunidir. Çoğu şeyi hatırlamayan hastalar bunun yanı sıra öğrenmekte de sorun yaşayacakları için bir süreç sonra beyin kendini eskiye ve yeniye dair ne varsa kapatır. Birey kendi aile bireylerinin ismini, yaşadığı yeri veya yaptığı mesleği gibi çok bilindik bilgilerini hatırlayamayacak hale gelir.
Soyut düşünmede anlam azalması : Alzheimer hastalarının çoğu artık sayıların anlamını, onlarla zekasal olarak ne yapıldığını ve ne amaçla kullanıldığına dair her şeyi unutabilmektedirler. Buna örneğin Alzheimer hastalarının artık banka hesaplarıyla vb. uğraşmak gibi bir kanaatleri kalmaz ve hepsini olduğu gibi başka birinın denetimine bırakmaktadırlar.
Kişilik değişimleri : Kişi karakter olarak herkes tarafından bilinen yönlerinin tam aksi biçimde hareket etmeye başlayabilir. Ve bu konu kendisiyle konuşulduğunda sinirlenerek daha aksi ve ters bir insan olmaya devam edebilmektedir. Kafaları genel manada karışık olduğu gibi hem gergin, hem sinirli, hem de korkak bir yapıda olabildikleri sık sık görülmüştür.
Anlatılanları anlamada zorlanma : Günlük hayatta en kolay denilebilecek yönlendirmeleri dahi anlayamayan Alzheimer hastaları, çok basit bir biçimde bulundukları yerden ayrılıp uzun bir sürede de gezinti yapıp çoğunlukla kaybolmaktadırlar.
Bozuk yapıdaki uzamsal ve resim beceriler : Alzheimer hastalarında nesnelerin boşlukla olan kütlesini, kapladığı hacmini ve ne tip boyutlarda olduğunu artık anlayamayacak seviyelere gelecektir. Yani bundan dolayı mekansal becerilerini de kaybettikleri için hiç bir parçayı olması gereken sırada algılayamazlar.
Yön duygusunda zayıflama : Alzheimer hastaları tek başlarına dışarı çıkmayı çok sevseler de çoğunlukla yer yön duygularını yitirdikleri için kaybolmaktadırlar. Ya da gittikleri bölgelere ne zaman nasıl geldiklerini bir türlü bilememektedirler. Bunun dışında gün içerisinde etraftaki alanların neresi olduğunu çok net unutabilmektedirler.
Muhakeme kaybı : Alzheimer hastalarının hiç olmayacak yerlerde hiç olmayacak davranışlar sergiledikleri görülmektedir. Örneğin; sokağa pijamayla çıkabildikleri, kış soğuğunda ayaklarında açık ayakkabıyla gezebildikleri veya yaz sıcağında kalın kıyafetler giyebildikleri görülmüştür.
Günlük etkinliklerde zorlanma : Günlük olarak yapılan yeme, içme, giyinme, tuvalete gitme vb. ihtiyaçlarını yapabilmekte zaman içerisinde çok fazla zorluk çekmeye başlamaktadırlar. Bu işleri yapamadıkları gibi öncesinde de planlama aşamasına da sokamadıkları görülmektedir.
İletişim kurmada güçlük yaşama : Normal bir biçimde konuşmaları esnasında kullanması gereken kelimeleri hatırlayamaz veya çok bilindik sıradan günlük eşyaların adlarını unutabilmektedir. Günlük konuşma dilinde çok sık kullanılan terimlerin ve kelimelerin anlamlarını unutabilmektedirler.
Uyku düzeninin bozulması : Alzheimer hastalarının uyku düzenleri normal insanların tam zıt haline dönüşmektedir. Bu hastalıkla uğraşan kişilerin genelde geceleri uyanık olup gün içinde uyudukları görülmüştür.
Motivasyon kaybı : Kişi hayatında genel olarak pasifleşebilmekte ve hayat düzenindeki birçok şeyle ilgilenmek adına sürekli diğerları tarafından motive edilme ihtiyacı hissetmektedirler.
Alzheimer hastalığı tedavisi
Alzheimer hastalığının önlenebilir bir hastalık olup olmadığı araştırıldığında, Alzheimer’ın hala günümüz şartlarında net ve net bir tedavi süreci bulunmadığı görülmektedir. Uzun zamann beri hastalığı yenmek için net sonuç bulunamasa da çalışmalar son derece hızlı devam etmiş, 1990’lardan sonra hastalığa çok kuvvetli tesir eden dört farklı ilaç piyasaya sürülmüştür. Ancak bu tip ilaçların da sorunli noktası, yalnızca erken teşhis Alzheimer hastalarında etki edebilmesidir. İlaçların vücutta gösterdiği ana etki belleği hep güçlü yapıda tutabilmektir. Şuan yaşadığımız ülkede 500.000 kişi Alzheimer hastalığıyla mücadele etmektedir. Sonuç olarak net bir Alzheimer hastalığı tedavisi yoktur, yalnızca kullanılan haplarla bellek kaybı kontrol altında tutulmaya çalışılır. Tabi bu 500.000 hastanın uğraştığı hastalıkla aynı biçimde bu hastaların yakınları da mecburen uğraşmaktadır. Alzheimer’lı hastaların aileleri de tamamıyla kendi yaşam koşullarını hasta olan kişi üzerine kurmak zorunda kalmışlardır.
0 yorum:
Yorum Gönder